Saç kaybı doğal bir süreç olabileceği gibi, stres kökenli veya altta yatan başka bir hastalığın uyarıcısı olarakta karşımıza çıkabilir.
Saçlarımız büyüme, gerileme, dinlenme olarak üç fazdan oluşan bir döngüde ömrünü sürdürür. Dinlenme aşamasındaki saç dökülür ancak bu kalıcı bir kayıp değildir. Bu dökülen saç tekrar büyüme fazına girerek büyümeye devam eder ve bu döngü bu şekilde devam eder. 50-100 tele kadar dökülmeyi doğal karşılıyoruz. e-kolay'ın haberine göre daha yoğun kayıplar ise sorgulanmayı gerektir ve bir dizi analizle sebep bulunup sebebe yönelik tedavi yapılır.
Saç dökülmesi nedeniyle gelen bir hasataya önce çıplak göz ve elle rutin muayenesi yapılır.Bir sonraki aşamada ise eğer altta yatan bir hastalık düşünülüyorsa çeşitli kan laboratuar testleri, saçlı deri muayenesi ile gerek görülürse deri biyopsisi, saç çekme testi ile saç telinin yapısı mikroskop altında incelenerek kesin sebep tespit edilir.
En sık görülen saç dökülme nedenleri
Erkek tipi saç dökülmesi: En sık görülen saç kaybı nedenidir.Genetik özellikler ve erkeklik hormonu nedeniyle görülen doğal bir durumdur. Bir hastalık değildir.Çok sayıda uygulanabilecek topikal tedaviler ve ilaçlarla durdurulabilen ve bazı durumlarda tedavi edilebilen bu durum radikal olarak saç ekim yöntemi ile kesin olarak çözülebilir.
Saçkıran (Alopesi Areata): Bu tip saç kayıplarında düzgün yüzeyli, para büyüklüğünde veya daha geniş yuvarlak yama tarzı kel alanlar oluşur. Nadiren tüm saç ve vücut kıllarında kayıp oluşabilir. Her yaşta görülebilr. Daha çok sıkıntılar ve stres sebebiyle oluşan bu durum çocukluk yaşında ortaya çıktığında otoimmün yani bağışıklık sistemini ilgilendiren hastalıklarlada ilişkili olabilir. Çeşitli topikal ve sistemik tedaviler ve yine psikolojik destekle tedavisi mümkün olan bir durumdur.
Kansızlık(Anemi): En sık demir eksikliğine bağlı gelişen kansızlık nedeniyle saçlar dökülür. B12 ve Folik asit eksiklikleri nedeniyle oluşan anemilerde saç dökülmesi görülür. Tespit edilen eksiklik yerine konulunca saç dökülmeside düzelir.
Tiroid hastalıkları: Fazla (hipertroidi) ve az çalışan tiroid (hipotroidi) saç kaybına neden olabilir. Tiroid hastalıkları laboratuar testleri ile araştırılabilir. Hastalığın tedavisi ile saç dökülmesi de düzelir.
Saçlı deriyi tutan hastalıklar: Mantar hastalıkları ve likenpilanopilaris dediğimiz çeşitli saçlı deriyi tutan hastalıklar saçlarda dökülmelere yol açabilir.
Yüksek ateş, ağır enfeksiyon hastalıkları: Saçların dinlenme fazına girip dökülmesine neden olabilir.Kalıcı bir kayıp yoktur hastalık iyileştikten bir süre sonra saçlar eski haline dönecektir.
Doğum sonrası: Gebelik süresi boyunca saçlar büyüme aşamasındadır; dolayısıyla saçlarda dökülme durur, saçlar gürleşir.
Doğum sonrası saçlar dinlenme fazına girer ve bu aşamada saçlarda yoğun bir dökülme görülür. Bu durum doğum sonrası 8 ay ile 1 yıla kadar devam eder ve tamamen doğal bir süreçtir tekrar saçlar eski sağlığına kavuşacaktır. Bu dönem destek tedavilerle çok daha sağlıklı atlatılabilir.
Şok diyetler, hızlı kilo vermek, proteinden fakir beslenme: Saçlarımız köklerinden ve kan yoluyla beslenir. Esas besini ise proteindir. Özellikle yaz mevsimine girişte hızla kilo verdiren diyet programları tüm vücut sağlığımız gibi saç sağlığımızı da olumsuz yönde etkiler ve ciddi saç kayıplarına yol açabilir. Proteinden fakir beslenen veya anormal beslenme alışkanlığına sahip kişilerde de benzer şekilde saçlar dinlenme fazına takılır ve dökülmeler görülebilir. Beslenme alışkanlıkları değiştirilip proteinden zengin diyet uygulandığında dökülmeler duracaktır.
İlaçlar: Bazı ilaçlar geçici bir süre saç dökülmesine neden olabilir. Romatizmal, gut, depresyon, kalp hastalığı, yüksek tansiyon için reçete edilen ilaçlar ve yüksek doz A vitamini, sivilce ve sedef tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar da saç dökülmesi yapabilir.
Kanser tedavileri: Bazı kanser tedavileri saç hücrelerinin bölünmesini durdurabilir. Saçlar deriden çıkınca zayıflar ve kırılır. Bu durum terapiden 1-3 hafta sonra gerçekleşir ve hastalar saçlarının %90'ını kaybeder, terapi sona erdikten sonra saçlar tekrar büyüme gösterir ve eski haline geri döner.
Doğum kontrol hapları: Genetik yatkınlıkla beraber doğum kontrol hapı kullanımında saç dökülmesi görülebilir. Saçlar dinlenme fazına takılır. İlaç kullanımı bırakıldığında dökülme durur.
Saç koparma alışkanlığı (Trikotillomani): Tamamen ruh sağlığı ile ilgili bir durumdur. Tırnak yeme alışkanlığı gibi saçlar koparılır. Psikolojik destek tedavisi ile düzelebilir.
Saçlarımızla ilgili yanlış inanışlar
* Her gün saçların yıkanması saçların fazla dökülmesine yol açamaz.
* Saçın kısa kesilmesinin kazıtılmasının saç dökülmesini önleyici veya saçı gürleştirici etkisi yok.
* Zeytinyağı, badem yağı ve yumurta karışımlarının saça sürülmesinin saça bir faydası yotur.
* Yıkama ve tarama esnasında saçın dökülmesi normaldir. Ancak durup dururken dökülüyor veya elinizi attığınızda tutam tutam geliyorsa doktora başvurulmalıdır.
* Saç dökülmesinde hala ilk başvurular kuaför ve eczaneler. Oysa saç dökülmesi bazen bize bir hastalık tanısı koydurabilecek kadar önemli olabilir. Dolayısıyla bazı alışveriş merkezlerinde ve eczanelerde saç analizi yapılır ve saç dökülmesine son gibi ürün satışı için yapılan sloganlara kanmayıp eğer saç dökülme probleminiz varsa bir dermatoloğa başvurmak en doğru yol olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder